9 Kasım 2010 Salı

Hikaye 1

Merhabalar herkese,

Bugün içimden geldi artık bloguma beğendiğim kısa hikayeleride koyacağım. Belki bilenleriniz vardır bir ara "Tavuk Suyuna Çorba" adlı bir dizi hikayeler kitabı vardı işte onlar gibi hikayeler olacak yayınlayacaklarım. Tabi kaynak göstererek hem belli mi olur bakarsınız kendi yazdıklarımıda paylaşırım sizlerle.....

İlk hikaye  aşk üzerine hikaye "Geveze'nin "Hayata dair" adlı kitabından alınmıştır. Bakalım beğenecek misiniz???


AŞK VE DELİLİK

"Birgün Delilik yakın dostlarını kahve içmek üzere, evine davet etmiş. Herkes gelmiş, kahveler içildikten sonra Delilik dostlarına saklambaç oynamayı önermiş.
"Saklambaç mı? O da nedir?" diye sormuş merak.
"Saklambaç iyi bir oyundur. Sizler saklanırken, ben yüze kadar sayacağım. Saymayı bitirdiğimde ilk bulacağım kişi benden sonraki ebe olacaktır."
Korku ve tembelliğin dışındakiler, deliliğin önerisini derhal kabul etmişler.
"1,2,3...." diye yüksek sesle saymaya başlamış Delilik.
Acelecilik, ilk bulduğu yere kendini atıvermiş. Utangaçlık, herzamanki alışkanlığıyla bir ağacın gölgesine ilişmiş. Neşe, bahçenin orta yerine doğru yönelmiş. Hüzün, saklanacak yer bulamadığından ağlamaya koyulmuş. Kıskançlık, Başarının peşinden giderek yanıbaşındaki bir kayanın ardına sığınmış.
Delilik saymayı sürdürmüş....
Umutsuzluk, Deliliğin doksan dokuza geldiğini duyduğunda iyiden iyiye umutsuzluğa kapılmış.
"Yüz!" diye haykırmış delilik. Saklnmayan ebedir, aramaya başlıyorum.....
İlk sobelenen Merak olmuş. Birinci kurbanın kim olacağını o kadar merak ediyormuş ki, saklanmayı ihmal etmiş. Bahçe duvarına baktığında, Delilik Kararsızlığı farketmiş; üzerine tünemiş olduğu duvarın hangi tarfına saklanacağını düşünmekle meşgulmüş. Ve hemen ardından Neşeyi, Hüzünü, Utangaçlığı sobelemiş. Herkes yeniden biraraya geldiğinde Merak sormuş:
"Aşk nerede?Hiç aşkı  gören oldu mu?"
Delilik,Aşkı aramaya koyulmuş. Dağlara çıkmış, nehirlerin yataklarına bakmış, ama Aşkı hiç bir yerde bulamamış. Çaresiz arayışını sürdüren Delilik, bir gül ağacı ile karşılaşmış. Eline geçirdiği bir çalıyla ağacın dallarını, yapraklarını yoklamış. Aniden tiz bir çığlıkla irkilmiş. acıyla bağıran Aşk, diken batan gözünü tutuyormuş. Delilik ne yapacağını bilememiş. Özür dilemiş, yalvarmış yakarmış, Aşka kendisini affetmesi için.
Okadar üzülmüş ki, bir daha hayat boyu yanında ayrılmayacağını bile vaadetmiş. Acısı biraz dinen Aşk, sonunda özürlerini kabul etmiş.
O günden beri Aşk'ın gözü kördür veDelilik hep yanı başındadır."


Hikayeyi nasıl buldunuz, hoşunuza gitti mi bakalım?????
Hoşçakalın,
Yeni gelin :)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder